Faşist güruhlar sokaklara salındı!
Yoğunlaşan askeri operasyonların sonucunda Diyarbakır Silvan’da yaşanan çatışmada yaşanan asker ölümleri, şoven-saldırgan bir kampanyaya dayanak yapıldı.
Saldırılar 15 Temmuz’da başladı
Düzen sözcüllerinin kışkırtıcı açıklamalarından güç alan faşistler BDP binalarına saldırdı. BDP Konya İl binasını abluka altına alan 150-200 kişilik güruh ırkçı sloganlarla binaya saldırmaya çalıştı. Çevik kuvvet ise araya girmekle yetindi.
BDP Ankara İl Örgütü’ne molotoflu saldırı düzenlenirken, BDP Gemlik ilçe binasına taşlarla saldırıldı.
Elazığ’da aralarında ülkücü faşistlerin de yer aldığı bir grup BDP’lilere saldırdı.
BDP il binasının önüne gelen bir kişi, Türk bayrağı açarak BDP’lileri taciz etti. BDP İl Başkanı Mehmet Kılıçtepe bu kişiyle konuşmak isterken saldırgan Kılıçtepe’yi tekmeleyerek yere düşürdü.
Daha sonra ülkücü faşistler BDP’lilere saldırmaya başladı. Yüzlerce kişi slogan atarak BDP’lilere saldırmak istedi. Çevik kuvvet kalabalığı herhangi bir müdahalede bulunmadı.
BDP binalarına saldırı
17 Temmuz günü ülkenin birçok yerinde sokağa salınan faşist güruhlar provokatif saldırılarda bulundular. İstanbul, Ankara, İzmir, Antep, Konya, Samsun, Burdur gibi kentlerde “Teröre lanet’ adı altında gerçekleştirilen provokatif eylemlerde BDP binaları hedef alındı.
Taksim’de silah kullanıldı!
Taksim Meydanı’nda toplanan faşist güruh Tünel’e, ardından da tekrar meydana yürüdü. Yol boyunca Galatasaray Lisesi, Yunanistan, Fransız ve Hollanda konsoloslukları faşist kudurganlığın hedefi oldu. Yürüyüşte ırkçı sloganlar atıldı.
Yürüyüşün devamında BDP ilçe binasına gelen faşist güruh, binaya taşlarla saldırdı. Parti binası içerisinde yer alan grubun dışarıya çıkmasıyla arbede yaşandı. Polis BDP’lilere cop ve gaz bombaları ile saldırdı. BDP İlçe Yöneticisi İlhan Kalkmaz, açılan ateş sonucunda sol kolunun dirsek kısmından yaralandı.
Ümraniye ve Üsküdar’da saldırılar!
İstanbul’un Ümraniye ilçesinde 250-300 kişilik ükcü faşist ırkçı ve hakaret içeren sloganlarla parti binasını kuşattı. Binanın önünde uzun süre bekleyen faşist güruh, polise haber verilmesi üzerine dağıldı.
Dün gece saatlerinde BDP’nin Üsküdar’da bulunan ilçe binasına saldırı düzenlendi. Daha önce da 5 kez çeşitli saldırıların hedefi olan binanın bütün camları atılan taşlar sebebiyle kırıldı.
Mersin’de taşlı saldırı!
Mersin’de gerçekleştirilen eylemde faşist güruh Gençlik Kültür Merkezi’ne saldırdı. Kültür merkezinin yanındaki inşaattan taş ve molozları toplayan grup, bunları binaya fırlatarak binanın camlarını kırdı. Grup polisin gelmesi üzerine merkeze geçerek burada İstiklal Marşı okudu. Tekrar Kültür Merkezi’ne yürümek istemeleri üzerine polis faşistleri dağıttı.
Elazığ’da BDP binasına saldırdılar...
Kentte yürüyüş gerçekleştiren faşist güruh, ardından ırkçı sloganlarla BDP il binasına yöneldi. BDP’liler de parti binalarını korumak için bina önüne çıkınca taşlı sopalı kavga başladı. Olay yerine gelen polis BDP’lileri ve saldırganları uzaklaştırmak için gaz bombası kullandı.
Sakarya’da tabela yaktılar...
Kent Meydanı’nda yapılması planlanan yürüyüş öncesi ülkücü bir grup, BDP İl Örgütü’nün bulunduğu binaya saldırdı. Saldırı esnasında içeride kimsenin bulunmadığı parti binasının girmek isteyen saldırganlar, başarılı olamayınca kapıda bulunan parti tabelasını ateşe verdi. Ardından binayı taşladılar.
Bursa’da ırkçı sloganlar!
BDP il binasına gece saatlerinde saldırı düzenlendi. Kapıyı kıramadıkları için içeriye giremeyen saldırganlar BDP tabelasını söktüler. Ardından Kent Meydanı’nda toplanan ülkücü faşistler ırkçı sloganlar atarak parti binasına yürümek istedi. Polisin araya girmesiyle grup dağıldı.
Linç taburları sokakta!
Trabzon ve Aydın’da Kürt işçiler linç edilmek istendi.
Trabzon’da linç girişimi:
Trabzon’da inşaatlarda çalışan Kürt işçilere yönelik linç girişimi yaşandı.
Lokantada yemek yiyen 3 Kürt işçi, yakındaki Atatürk Parkı’nın açılışında İstiklal Marşı okunurken ayağa kalmadıkları gerekçesiyle yaklaşık 200 kişilik bir grubun saldırısına uğradıklarını ve yaralandıklarını aktardı.
3 işçi, Kürt işçilerin kaldığı kahvehaneye sığınırken saldırı burada da sürdü. 200 kişilik faşist güruhla yaklaşık 50 işçi arasında arbede yaşandı. Polisin işyerlerine bıraktığı işçiler, can güvenliklerinin olmadığı kaydetti.
Burjuva basın ise bu süreçte izlediği yayın politikasına uygun olarak saldırı haberini Kürtlerden kaynaklı yaşandığı yalanıyla verdi. Saldırıyı meşrulaştırmak için Kürt işçilerin İstiklal Marşı ile dalga geçtiğini ve polise saldırdığını iddia etti.
Aydın’da Kürt işçilere saldırdılar:
Aydın’ın Germencik ilçesinde bir otel inşaatında çalışan Kürt işçiler bıçaklı saldırıya uğradı. Kürt işçilerinin anlatımlarına göre önceden planlanan saldırı için basit bir tartışma gerekçe gösterildi. Tartışmanın büyümesi üzerine diğer işçiler Kürt işçilere bıçakla saldırdı ve aralarında BDP Söke İlçe Başkanı Ertan Alkan’ın da bulunduğu üç kişi yaralandı. Jandarma ise saldırganlara müdühüle etmek yerine otelin 5. katında rehin kalan 60 Kürt işçiye taş atarak saldırdı. Çevreden kışkırtılan köylüler de Kürt işçilerin üstüne salındı.
Caz festivalinde faşist kudurganlık
Kürt halkını hedef alan saldırılardan biri de 15 Temmuz günü İstanbul Caz Festivali’nde yaşandı. Festival kapsamında Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde düzenlenen “Suyun Kadınları-Mujeres de Agua” adlı konserde, Kürt sanatçı Aynur Doğan Kürtçe şarkılarını söylerken faşist bir bir grup ‘’Türkçe söyle!’’, “Şehitler ölmez, vatan bölünmez!” sloganlarıyla etkinliği provoke etmek istedi.
La Shica, Buika ve Sandra Carrasco isimli sanatçı ve grupların da yer aldığı “Suyun Kadınları-Mujeres de Agua” adlı konserde, Aynur Doğan Kürtçe şarkılarını seslendirdiği sırada faşist güruhtan yuhalama sesleri yükselmeye başladı. Hızını alamayan çapulcular, sahneye pet şişe ve sandalye fırlattılar. Faşsit saldırı neticesinde konsere devam edemeyen Aynur Doğan sahneden inmek zorunda kaldı.
Doğan’ın ardından Buika sahne alırken, protestolar burada da devam etti. Faşist güruh İstiklal Marşı okudu.
Festivali organize eden İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) ise yazılı bir açıklama yaparak yaşananaların son derece üzücü olduğunu söyledi. Açıklamada, “Sanat ve kültürün birleştirici rolünün unutulmaması gerektiğini, sanatın dilinin evrensel olduğunu hatırlatmak isteriz” ifadelerine yer verildi.
|